Dervişoğlu’ndan Özel ve Türkeş’e yapılan saldırılara tepki: Bunun sonu kaostur, kargaşadır, anarşidir; iktidar kınamakla yetinmemeli!

“`html

T24 Haber Merkezi

İYİ Parti’nin Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, CHP lideri Özgür Özel’e yönelik gerçekleştirilen saldırıya ilişkin güçlü bir tepki gösterdi. Dervişoğlu, “Devletin görevi yerine getirilmediğinde bazı gruplar kendilerini suç işlemeye yetkili hissediyor. Bu durum kaosa, kargaşaya ve anarşiye yol açar” ifadelerini kullandı. Aynı zamanda İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş’a yapılan saldırıyı da gündeme getirerek, “Abdullah Öcalan’ı TBMM’ye davet edenler, Alparslan Türkeş’in kabrine ve Türkeş’in ailesine yasak koyamazlar” diyerek durumu eleştirdi.

Dervişoğlu, ayrıca Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon verileri ve TÜSİAD yöneticilerine dair yeni bir iddianame ile ilgili de değerlendirmelerde bulundu.

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Halk TV’de İsmail Küçükkaya‘nın gündemle ilgili sorularını yanıtladı.

Özgür Özel’e yapılan saldırı: İktidarın tepkisi yetersiz kalmamalı!

Dervişoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik saldırıyı kınayarak şunları söyledi:

Burada siyasi bir kimlik aramıyorum; Türk siyasetinin bir saldırıya maruz kaldığını düşünüyorum. Bu olaylar, geçmişte yaşanan saldırıların ve günümüzdeki tehditlerin sonucudur. Bir muhalefet partisi temsilcisi olarak bunu kınıyorum, ancak iktidarın yalnızca kınamakla yetinmemesi gerekir. Bu tür olayların önlenmesi mümkün; gerekli önlemleri almak elzemdir.

“Sonuçları kaos getirir”

Saldırılara ve tehditlere karşı devletin yetkililerinin hareket etmesi gerektiğini ifade eden Dervişoğlu, “Devlet görevini yerine getirmediğinde bazı kesimler kendilerini suç işlemeye yetkili hissediyor. Bu durum kişilerin adaleti kendi elleriyle uygulama çabalarıyla sonuçlanabilir. Ancak bunun sonu kaos, kargaşa ve anarşidir; herkesin aklını başına alması gerekiyor” dedi.

“Barış süreci anlayışına katılmıyorum”

TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder‘in vefatına dair Dervişoğlu, şunları belirtti:

“Sırrı Bey ile fikirsel anlamda ayrılıklarımız vardı, ancak insanlık değerleri üzerine de konuşabilirdik. O, kendi davasına hizmet ediyordu, biz de kendi davamıza. Ancak 12 Eylül döneminde yaşadığımız ortak acılardan dolayı bir bağımız var. ‘Barış süreci’ adı altında kabul edilecek yaklaşımlara katılmıyorum, bence bu şartlarda imkansız.”

“Ayyüce Türkeş’e yapılan saldırıya izin verenlerin ruh hallerini sorgulamalıyız”

İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş’a yapılan saldırıyı eleştiren Dervişoğlu, “Başarılı bir şahsiyetin evladına saldırı veya buna göz yumanların ruh halleri üzerinde düşünmeliyiz” şeklinde konuştu. Alparslan Türkeş’in kabrinin resmi bir anıt mezar statüsünde olmadığını vurgulayan Dervişoğlu, “Burada bir resmi durum yok. Burası ailenin kontrolündedir veya Türk milletinin malıdır” dedi.

Dervişoğlu, şöyle devam etti:

Buradaki mezar, devletin mülkü üzerinde milletin evladının yattığı bir yerdir; bu durumda kimse o alanı koruyamaz. Devlet yetkililerine sesleniyorum; o kabrin anıt mezar statüsü kazanması için gerekli yasal düzenlemeleri yapmalılar. Bu yapılanlar, Alparslan Türkeş’i milletten koparma çabasından başka bir şey değildir.

Alevi ve Sünni mezarlığı ayrımı yapılabilir mi? Hangi hakla, kimin kabrini gasp etmeye kalkışıyorlar?

“Bahçeli’den özür bekliyorum”

Saldırının gerçekleşmesinin ardından İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile görüştüğünü hatırlatan Dervişoğlu, “İyi niyetli bir izlenim edindim, ancak orada görevli polislerin bir saldırı meydana gelirken kayıtsız kaldığını gördüm. Olay sırasında herhangi bir gözaltı işlemi yoktu. Ayyüce Türkeş’in danışmanı darp ediliyordu.

…Bunu yapanlar, Türkeş’in hatırasına büyük bir saygısızlık yapmışlardır. Bu durumu izleyenler, Türkeş’i ruhen anma kapasitesine sahip olmadıkları için millete de mesafeli durmaya çalışıyorlar.

…Bu yapılması gerekenlerden biridir. Başta Sayın Devlet Bahçeli olmak üzere buna sebep olanların önce Türkeş ailesinden ve Türk milletinden özür dilemeleri şarttır.

Dervişoğlu, “Abdullah Öcalan ile TBMM’ye gelmesi adına diyalog kurma çağrısı yapanlar; Alparslan Türkeş’in kabrine ya da ailesine yasak koyma yetkisine sahip değillerdir.” diye ekledi.

Dervişoğlu’dan siyasi merkez mesajı: “Bu riski göze alıyorum”

Dervişoğlu, Türkiye’de siyasetin merkezini yeniden inşa edeceklerine inandığını belirtti:

Her türlü önyargıyı bir kenara bırakarak bunu gerçekleştireceğiz. Siyasetin merkezi boşaldı; zamanla yerini başka partiler aldı ve sistemin değişmesine neden oldular. Ancak bu durum, partilerin özgün yapılarını kaybetmesine yol açtı ve kutuplaşmayı artırdı.

Benim iddiam şu; böyle bir siyasi iklimde bu tür bir iddiayı ortaya koymak oldukça zor. Ancak demokrasimiz iki partili sisteme doğru zorlanıyor ve böyle bir durumda siyaset merkezini inşa etmek elbette riskli olabilir.

Siyasi risk benim için önemlidir; bu siyaseti Türkiye için gerçekleştiriyorum. Bu riski alarak milletin benim doğru söylemlerimi anlayıp takdir edeceğine inanıyorum. Bu tercihler, Türkiye’nin geleceği için önemli bir adım olacaktır.

“Anayasa’nın yetkileri tartışmalı”

AKP içinde de sistem eleştirileri olduğunu ifade eden Dervişoğlu, şunları söyledi:

Onlar da prangalarından kurtulmak istiyor. Parlamenter Demokrasiye dönmenin yollarını iktidardakiler belirlemelidir. Türkiye’nin bulunduğu noktayla ilgili endişeleri var. Sistemin çalışamaz hale geldiğinin farkındalar. Kurumlar ortadan kalkmış durumda.

Türkiye’de bazı stratejik merkezlerin varlığı, ancak devlet hafızasının kaybolduğu bir konumdayız. Bu tür bir yönetim altında demokrasiden söz edilemez. İktidarın yetkilerinin kısıtlandığı bir sistemde demokrasinin sağlıklı işlemesi mümkün değildir. Bu iktidarın yetkileri sınırlanmadığı sürece gerçek bir demokrasiden bahsedemeyiz.

Bu Anayasa’daki yetkileri Mustafa Kemal’e vermeye kalksalar, buna kesinlikle karşı çıkarım.

“İmamoğlu siyaseten tasfiye edilmeye çalışılıyor”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili süreç hakkında Dervişoğlu, “İmamoğlu, haksız ve adaletsiz bir manipülasyona maruz kalmak isteniyor.” dedi.

Dervişoğlu, şu şekilde devam etti:

“Bu soruşturmaların temel gayesi, İmamoğlu’nun politik arenadan tasfiye edilmesidir.”

“Haksız uygulamalarınız doğru bilgilere gölge düşürüyor”

Dervişoğlu ayrıca şunları ekledi:

Böyle bir ülke olabilir mi? 1968 yılında babasının kurduğu şirkete kayyum atanabilir mi? Bir kişi hapisteyken, neden ailesinin diğer bireylerini de hedef alıyorsunuz? Bu millete bu soruşturmanın hukuki olduğunu nasıl kanıtlayabilirsiniz?

Delil üretimi konusunda sıkıntılar var; bunların geçerliliği tartışmalı. Soruşturma süreci adil mi yoksa değil mi? Bu da sorgulanıyor.

.

“Böyle bir ülke olmaz”

Dervişoğlu, TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında düzenlenen yeni iddianame ile ilgili olarak, “Devlet, önüne gelene hesap sorduruyor. Bu kabul edilemez; halkın yarısı birbirine karşı dava açmış durumda, tüm millet devlete karşı dava açmış. Böyle bir ülke var olamaz.” dedi.

“`

Related Posts

Sen misin kaçağını yıkan! ‘Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral’ın yeğeni, Ramazan Gülten’i tehdit etti’ iddiası

Beylikdüzü’nde Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral’ın yeğeni Aziz Saral’a ait eğlence mekanı İBB tarafından “kaçak” olduğu gerekçesiyle yıkıldı. Aziz Saral’ın yıkımın ardından “bunun hesabı sorulur” diye tehditte bulunduğu öne sürüldü. Başdanışman Oktay Saral ise ‘manipülasyon’ deyip konuyu yargıya taşıyacağını duyurdu.

AKP’li emekli zenginliğiyle övündü! “Emekliler yalan söylüyor, 5-10 evleri var”

İktidarın sık sık tekrarladığı “Enflasyon düşüyor”, “Ekonomi iyiye gidiyor” söylemleri sorulan vatandaşlar isyan etti. Bir emeklinin söylediği sözler ise sosyal medyada büyük tepki çekti. AKP’ye oy verdiğini söyleyen vatandaş, yoksulluğu hiçe sayarak “Sen de çalış, ben çalışarak kazandım. Emeklinin her birinin 10-15 tane dairesi var. Vallahi de billahi de var, ben hacıyım, yemin ediyorum.” dedi.

İnfaz sistemi alarm veriyor! Her iki kişiden biri yeniden suç işliyor!

Adalet Bakanlığı kaynakları, “İnfaz rejiminde asıl amaç topluma kazandırmak, ıslah etmektir. Ancak buna rağmen bütün dünyada cezaevinden çıktıktan sonra suç işleyenlerin yaklaşık yüzde 40-45’i cezaevine geri dönüyor. Bir suç işledikten sonra suç işlemek daha da kolaylaşır. Bu eşik psikolojik bir eşik.

Trump ziyareti öncesinde İsrail’den Hamas’a ateşkes ültimatomu… Anlaşma olmazsa Gazze’yi yutarız

İsrail kabinesi, Gazze’nin tamamının ele geçirilip askeri varlığın süresiz devamını öngören “Gideon’un Savaş Arabaları” isimli operasyon planını onayladı. İsrail, Hamas’a ültimatom vererek ‘Trump’ın Ortadoğu turu başlamadan ateşkes olmazsa, operasyon başlayacak’ tehdidinde bulundu.

CHP’li kurmaylar Özel’e yapılan saldırıyı MYK’de masaya yatırdı, mücadele mesajı verdi: ‘Teslim olmayacağız’

CHP, merkez yönetim kurulu toplantısında genel başkan Özgür Özel’e yönelik fiziki saldırıyı masaya yatırdı. Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasından bu yana mitinglerle ve eylemlerle bir ivme yakalandığını kaydeden kurmaylar, “CHP ne zaman bir ivme yakalasa saldırı olur. Toplum provoke edilmeye çalışılır” dedi.

Resmî Gazete’de bugün (6 Mayıs 2025 Resmî Gazete kararları)

Resmî Gazete’de 6 Mayıs 2025 tarihli kararlar, yönetmelikler ve tebliğler yayımlandı. Peki, Resmi Gazete’de bugün neler var?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir